AKPARTİ DEĞİŞİM/DÖNÜŞÜMÜ GERÇEKLEŞTİREBİLİR Mİ?
.
- GİRİŞ09.08.2024 15:14
- GÜNCELLEME09.08.2024 15:14
Önceki yazımda ülkemizin sorunlarına çözüm üretecek politikaları ortaya koyacak “DEĞİŞİM / DÖNÜŞÜMÜ” yapabilecek kadro hareketinin henüz ortaya çıkmamış olduğunu, yaşamakta olduğumuz ve her geçen gün daha da ağırlaşan sorunlarımıza çözümü ortaya koyacak DEĞİŞİM / DÖNÜŞÜMÜN rüzgarını estirecek siyasetin mümkün olup – olmadığını da önümüzdeki günlerde yaşayarak göreceğimizi belirtmiştim.
Değişim / Dönüşüm Rüzgarını; 22 yıldır iktidarda olan AkParti gerçekleştirebilir mi?
– AkParti kuruluşu sırasında; siyasette değişik partilerde görev yaparak öne çıkmış isimlerin yanı sıra kamuoyunun yakından tanıdığı isimleri de oluşumuna katarak kadro hareketi olarak 2001 yılında Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde kuruldu ve Kasım 2002 de iktidar oldu.
– İlk 5 yılında Önceki hükümet tarafından uygulamaya konulan; kamuda tasarruf, bankacılık sisteminde yapılan düzenlemeler ve kamu işletmelerinin satılması gibi ekonomi politikalarını sürdürülürken diğer taraftan da hasılat paylaşımlı yüksek gelir grubuna hitap eden TOKİ projeleri ile kamuya kaynak yaratıldı. Dış politikada kazan kazan prensibi içinde Kıbrıs Annan planı ve Avrupa Birliğini katılım ile ilgili kriterleri ele alan çalışmaları öne çıkarmıştır. Kurulu kurumsal düzen ile de uyumlu bir çalışma içinde olmuştu.
– AkParti yola çıkarken 3Yile “Yolsuzluk, Yoksulluk ve Yasaklar” mücadele edeceklerini söylemiş olmalarına karşın 22 yıldır bir türlü başarı sağlayamadılar. Daha da kötü performans gösterdiler.
– AkParti tarafından 2007 yılında gündeme getirilen; Cumhurbaşkanlığı seçimi düzenleyen Anayasa maddesi değiştirilerek; Cumhurbaşkanının görev süresinin 5 yıl olması, 2 dönem ile sınırlandırılması ve doğrudan halk tarafından seçilmesi halk oylaması ile kabul edildi.
Daha sonra Askeri vesayeti kaldırma ve Hukukun üstünlüğü sağlayacağız diye 12 Eylül 2010 yılında yapılan Anayasa değişikliği yapıldı.
Ve daha sonra 16 Nisan 2017 yılında kuvvetler ayrılığı yerine (Yasama – Yürütme -Yargı) 3 erk’in daha uyumlu çalışacağını ileri sürülerek; Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemini getiren Anayasa değişiklikleri ve yasal düzenlemelerin yapılmış olunmasına rağmen; bugün yine Anayasa değişikliği taleplerini getirmektedir.
– Ergenekon, Balyoz, Kumpas v.b. davaları, Mayıs 2013 Gezi olayları ve sorasında yaşanan 17-25 Aralık 2013 Emniyet ve Yargıdaki paralel yapıların ile yaşanan savrulmalar.
– 2014 yılında Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonucu Başbakanımızın Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olması ve yerine hem Başbakanlığı hem de Parti Genel Başkanlığını Sayın Ahmet Davutoğlu’na bırakmasına karşın parti yönetiminde ipleri elinde tutmaya devam etmiş.
– Cumhurbaşkanımızın 7 Haziran 2015 seçimlerinde tarafsız olması gerekirken; AkParti için oy istemesine karşın AkParti tek başına meclis çoğunluğu sağlayamamış ve koalisyon ortağı bulamamıştır. Muhalefet partilerinin hükümet kurma yönünde bir araya gelememeleri sonucu yapılan Kasım 2015 erken seçiminde Sayın Cumhurbaşkanımız miting meydanlarında olmamasına rağmen Sayın Davutoğlu liderliğinde AkParti oyların %49,5’unu alarak tek başına hükümeti kuracak başarıyı elde etmiştir.
– Sayın Davutoğlu’nun Başbakanlığı döneminde; Avrupa Birliği ile Vize muafiyeti ve Gümrük Birliği revizyonu için siyasi etik ve İmar yasasında yapmak istediği düzenlemeleri önlemek için parti içindeki (ilçe Başkanı bulamazsın denilerek) karşı çıkışlar sonucu istifa etmek zorunda kalması ile AkParti’deki dönüşümün önü kesilmiş oldu.
– 15 Temmuz 2016 FETÖ kalkışmasının demokrasimize ve milli birliğimiz üzerinde yarattığı toplumsal travma karşı oluşturulan Yenikapı ruhunun sürdürülmemiştir.
– Süreç içinde parti içinde öne çıkan isimler parti kademelerinde günden güne daha pasif hale getirildi. Birçokları ya partiden istifa etti ya da kenara çekilip ses çıkmamaktadır.
– “Metal Yorgunluğu” ileri sürülerek bazı Belediye Başkanları istemedikleri halde istifa ettirildiler.
– Liyakatlı kadrolar yerine biyat eden kadrolar ön plana çıkarıldı. Öne çıkarılan isimlerde toplum tarafından benimsenmediler.
– Kadro hareketinin yerini her şeye karar veren tek irade Cumhurbaşkanlığı yönetim sistemine dönüştük.
– Partili Cumhurbaşkanı olarak 85 Milyon yerine belli bir kesimin temsilcisi oldu. Kendisine oy vermeyenleri ve eleştirenleri ötekileştirdi.
– Siyasete yeni vizyon sahibi yüzleri ortaya çıkaramamaktadır.
– Halkın hoşnutsuzluğu da 2019 ve 2024 yerel seçim sonuçları görülmüştür.
28 Mayıs 2023 seçimlerinden bu yana 15 ay geçmesine rağmen önceki yazımda belirttiğim sorunların çözümüne yönelik hiçbir köklü bir değişim programı ortaya konulamamıştır.
AkParti bugün tekrardan Anayasa değişikliği talebini gündeme getirmeye çalışmakta fakat değişiklik talebilerinin neler olduğunu da ortaya koyamamıştır.
Cumhurbaşkanımızın liderliğindeki AkParti yeni bir DEĞİŞİM / DÖNÜŞÜM programı ortaya koymadan Anayasa değişikliği taleplerini topluma anlatması çok zor görülmektedir.
Bilgin Akbal
Elektrik Yük.Müh.